Skip to content

Şehrin Bedenini Zorlamak

Hande Topaloğlu

İDANS Festivali’nin kamusal alan performanslarından biri de 18-19 Ekim tarihlerinde Beşiktaş Meydanı’nda gerçekleşti. Avrupalı dans topluluğu Ultima Vez’de birlikte dans eden Thomas Steyart ve Raul Maia bu sefer Serbest Seanslar olarak adlandırdıkları “Sam Hogue and Augustus Benjamin’in Balesi” isimli işlerinin bir başka versiyonuyla İstanbul sokaklarındalar. Bu iki gün içinde Beşiktaş meydanının farklı yerlerinde performanslarını icra eden dansçılara soğuk havalara rağmen meraklı gözler eşlik ediyor.

Normalde kaykaycı ve patenci gençlerin mekanı olarak bellediğimiz beşiktaş meydanında bu sefer biri sarı biri yeşil yağmurluklu iki adamın hareketler inşa etmeye başladıklarına tanık oluyoruz. Yavaş yavaş birbirlerine yaklaşan ikilinin bedenleri bir süre sonra izleyenlerin anlamakta güçlük çektiği bir dilde iletişime geçiyor. Beşiktaş meydanı, kamusal alanda görmeye alışkın olmadığımız bir doğaçlamaya ve beden diline sahne oluyor. İkili kah birbirleriyle boğuşuyor kah sarılıyorlar, zaman içinde bu iki algı birbirine karışıyor. Giydikleri kostümlerden mütevellit bu hareket dilinin mekan olarak Beşiktaş meydanından çok bir yağmur ormanına, yer altında bir mağaraya ve hatta uzay boşluğuna ait bir dil olduğunu düşünmek mümkün. Zira yoldan geçenlerin bu alışılmadık mekan-dil birlikteliğini garipseyerek izlemelerinin nedeni en iyi niyetle bu olabilir.

Şehir hayatının dikey, hızlı ve “düzgün” insan bedenlerine inat yatay, yavaş ve “yamuk” hayvani bir çift bedenle karşılaşan insanların tepkileri de performans açısından önemli bir yer teşkil ediyor. Vapurdan inenler, otobüse yetişenler yani genel olarak sokaktakiler ne olduğunu tanımlayamadıkları bu performansı izlemek için gündelik hayatlarının seyrini beklenmedik bir olayla kesintiye uğratıyorlar. Bazısı sadece bakıp geçerken, bazısı da durmak için yanındakilere ısrar ediyor. İkinin beden kullanımındaki ustalıklarını ve dansçı olarak yeteneklerini bilerek izlemeye gelenleri biraz hayal kırıklığına uğratabilecek kadar “dağınık” olan Serbest Seanslar, geçici bir süre için bile olsa, kamusal alana alışılmadık bir beden dilini dahil etme ve tesadüfi karşılaşmaları ilginç bir seyre dönüştürme çabasından ötürü takdir edilmeyi hakediyor.

No comments yet

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s

%d bloggers like this: