Skip to content

Posts tagged ‘Ayşe Orhon’

Seyirciyi yerinden Çok eden gösteri

Talin Büyükkürkciyan

Çokluğun tanımını farklı bir ele alışla inceleyen ve sunan Ayşe Orhon’un gösterisi beklentileri kırmak üzerine kurulu bir gösteri olma özelliğini taşıyor. Gösterinin başında seyirciyle kurduğu samimi ve açıklayıcı iletişim ve yedi sanatçıyı anlatacak olmasının verdiği bagajla sahnede tekil beden içinde çokluk temsiliyeti sunan Orhon, bir süre sonra anlatının, çizimlerin ve hareketlerin yanına sahnede farklı varoluş biçimleri, normalin yanı sıra olağanın dışına çıkan garip tekinsiz bir beden de ekleyerek kişilerin çokluğunu ve anlatının çeşitliliğini gözler önüne sermekte. İlk andan itibaren seyirciyi teşhir etmesinin verdiği ipucuyla gösterinin ilerleyen zamanlarında bizleri bir sürprizin beklediği hissine kapılıyoruz. Read more

ÇOK’u Yanlış Anlama

Ekin Tokel

iDANS kapsamında 8 ve 9 Ekim 2011 tarihlerinde garajistanbul’da gösterilen; yapım, yönetim ve performansını Ayşe Orhon’un üstlendiği ÇOK, broşüründe çeşitli alanlardan İstanbullu çağdaş sanatçıların icracının bedeninde temsil edilmesine dair bir deneme olarak tanıtılıyor. Bu ön bilgi, sahnedeki bedenin olasılıklarını ve sınırlarını zorlayan bir çeşitliliğe, bu tekil ortamın –bedenin- çoğul imkânlarına dair bir “beklenti”yi de salona alıyor seyircilerle beraber.

Read more

ÇOK Üstüne…

Meral Harmancı

Garajistanbul, geçtiğimiz haftasonu oldukça farklı bir performansa ev sahipliği yaptı. Cumartesi akşamı İngilizce, pazar akşamı ise Türkçe olarak sahne alan performans iliginç bir içeriğe sahip. Dansçı, kareograf ve eğitmen olarak çalışmalarını sürdüren Ayşe Orhon’un tek başına üstesinden geldiği bu iş geniş sanatçı desteğiyle de yalnız bırakılmamış. Serap Meriç, Filiz Sızanlı, Özlem Alkış, Emre Olcay, Ayrin Ersöz, Devrim Kadirbeyoğlu yaratıma katılan sanatçılar olarak performansın gerçekleşmesine katkıda bulunurlarken, Oda Projesi de kolektif olarak bu desteği sunmaktan geri durmamış. Performansta emeği geçen diğer kişiler ise yine sanat dünyasının çok önemli isimlerinden oluşmaktalar. Read more

BİR YARATICI NEDİR?[1]

Ceren Can Aydın

Ya da ressam, müzisyen, seyirci, eleştirmen, mimar….  Peki ya sanat nedir ?  Bir eser nasıl anlaşılır, anlaşılır mı?

Ayşe Orhon, 8/9 Ekim 2011’de iDANS Festivali’nin bir parçası olarak  Garajistanbul’da sergilediği Çok isimli gösterisinde, ‘sanat’ dediğimiz olgunun tüm bu bileşenlerine söz konusu soruları yöneltiyor. Amsterdam’da, koreografi alanında yaptığı  yüksek lisans programında çalışma konusunu “Geçirgen Göstergeler” olarak saptamış; anladığım kadarıyla bu dans parçası tez konusunun araştırma alanı ya da belki parçası. Sanatçı, öznel tarihinin farklı yoğunluklarda bileşeni olmuş hem kendi disiplininden hem de başka disiplinlerden insanları, anladığı, anlamadığı, anlaşılmadığı durumları,  kendisindeki ‘biz’i  sorguluyor. Bu sorgulamanın cevabı belli, ben ‘çok’um; büyük ölçüde dansçı olarak  bedenime geçen göstergeler ama aynı zamanda zihnimden geçen sorular, cevaplar, imgeler kadar ‘çok’; bir o kadar da katmanlı. Read more

Ayşe Orhon’dan Tek Kişilik Bir ÇOK

Bilge Serdar

Dansçı, koreograf ve aynı zamanda bir eğitmen olan Ayşe Orhon, 8 ve 9 Ekim tarihlerinde iDANS kapsamında Çok adlı gösteriyle seyircisiyle buluştu. “Bir beden kaç farklı bedeni kendi üzerinde taşıyabilir?” sorusundan yola çıkarak hazırlanan performans İstanbul’da farklı alanlarda çalışan dansçı, koreograf ve görsel sanatçıların yaratım sürecine katılımlarıyla oluşturulmuş. Ayşe Orhon performansta bir anlatıcı olarak görev alıyor ve bize performans esnasında yaratım sürecini aktarıyor.  Ancak bu aktarım sözel bir anlatı niteliğini taşımıyor. Orhon,  birlikte çalıştığı sanatçılarla paylaşımlarını ve her bir sanatçıdan aldığı enerjiyi,  bedeni yoluyla bize aktarıyor. Read more

Ayşe Orhon – Tekrar Edebilir Misin?

Ayşe Orhon’un iDANS Festivali kapsamında, 30 Eylül’de Garajistanbul’da sergileyeceği Tekrar Edebilir Misin‘den yola çıkarak, Gurur Ertem ile bir e-Söyleşisi…

15 Eylül 2007

Festivalde yer alan Tekrar Edebilir misin?’in çıkış noktası nedir?


Tam çıkış noktasını ben de kestiremiyorum şimdi. 1 senedir düzenli olarak stüdyoda tek başıma çalışmaya vakit ayırıyorum. Şubat’ta o çalışmaların içinden “İsimsiz” koptu, Performans Zamanı kapsamında Galata Perform’da gösterdim. “Tekrar Edebilir misin?” yine aynı çalışma sürecinde, Almanya’da kollektif bir çalışma için davet edildiğim Mousonturm’da şekillenmeye başladı. Aslında aynı konu etrafında oluşan, ve ondan kopan uydular bu işler benim için. Konu da kendi kendime çalışmak, iz bırakma-bırakmama, içerisi-dışarısı, yaratma eylemi/süreci, dil… Read more